Bayramdan önceki son yazımda kamu kurumlarının ellerinde odun motoru ile kesecek ağaç aradığından yakınmış, bu kervana Uşak’ın gözbebeği Uşak Üniversitesi’nin de katıldığından yakınmıştım.
Yazı yayınlandı. Ertesi günü çok sevdiğim değerli ağabeyim, matematik alanında uluslararası başarılara imza atmış, Rektör Prof. Dr. Sayın Ekrem Savaş aradı. Bana telefonda, “Gel de bizim üniversitenin odun motoru neredeymiş? Bize de göster” dedi.
Bu konuda duyarlılık gösteren ve ağaçların kesilmemesi için sosyal medyada çaba gösteren Uşak Kent Konseyi Başkanı Sayın Cemil Cevher ve yardımcısı ve Uşak’ın ilk kadın mahalle muhtarı Sayın Fadime Meral Türker ile birlikte Rektörümüzün bu nazik davetine icap ettik.
Sayın Rektörümüz, çok meşgul olduğu için makamında kısa bir sohbetimiz oldu. Bir yandan telefonlara yetişirken diğer yandan imzaya gelen kağıtları inceliyor, öte yandan her zamanki zarifliği ile bizlerle ilgilenmeye çalışıyordu.
Bize aktardığı bilgiler kan donduracak cinstendi. Uşak Üniversitesi’nin bulunduğu yerleşke, 1995 yılından bu yana o zamanki adı ile Afyon Kocatepe Üniversitesi’ne bağlı bu yerleşkenin tamamı yasal olarak kaçak konumundaydı.
İmar planına baktığınız zaman arazide hiç bina yoktu ve her yer orman alanıydı. Sevgili Ekrem Hocam, bu garabeti yok etmek için yasal işlemlerin yapılması talimatı vermişti. Parça parça imar değişikliği yapılarak bu ilim ve irfan yuvasındaki eğitim binalarına ruhsat almaya çalışıyorlardı.
Üniversitenin en güneyinde bulunan sosyal tesislerin imarda görünmesi ve düzeltilmesi için Uşak Belediyesine başvuru yapıyorlar ve asıl şenlik bu başvurudan sonra başlıyor.
Uşak Belediye Meclisi, sosyal tesislerin imara işlenmesi için oy birliği ile bir karar alıyor. Ancak aldıkları karar gereği tesislerin güneyinden 20 metre kadar, batısından 30 metre kadar ormanlık alana giriyor.
Mimarlar Odası Uşak İl Temsilciliği de imar planında buranın ağaçlık alan olduğunu ve ileride emsal teşkil ederek Karaağaç ormanlarının yapılaşmaya açılacağı endişesi ile karara itiraz ediyor.
Neyse bu ağaç kesilme işini sonuca bağlayalım. Uşak Üniversitesi mevcut sosyal tesislerinin imarda yapı alanı olarak görünmesi ve ruhsatlandırılması için başvuruyor. Ağaç kesme gibi bir niyeti yok. Uşak Belediye Meclisi de bu talebi yerine getirmek istiyor.
Mimarlar odası Uşak Başkanı Sayın Çağlar Samancı’nın bana aktardığı bilgiye göre; Uşak Belediye Başkan Yardımcısı Mimar Sayın Zeynep Ceylaner ile görüşmüş. Orman içerisinde yapılaşmaya emsal teşkil edileceğinden endişe edilen imar planı tamamen düzeltilecek ve ağaç falan kesilmeyecek.
Son edindiğim bilgilere göre; Uşak Üniversitesi yapılaşma alanın bitim noktasından itibaren Karaağaç göletine kadar olan ormanlık alanda Uşak Belediyesi tarafından vatandaşların hem eğlence hem de piknik yapabilmek için kullanımına açılan rekreasyon alanları yapılması planlanıyor. (İnşallah bu yapılırken ağaç kesimi az olur)
Bu arada yeri gelmişken üniversite ziyaretimiz sırasında biizmle ilgilenen Üniversite Genel Sekreteri sayın İbrahim Çalış ve bizleri araziyi gezdirerek bilgilendiren Yapı İşleri Daire Başkanı Sayın Ali Ulvi örmeci ve harita Teknikeri sayın Murat Karahan’a çok teşekkür ederim.
STADYUMDA İNLER VE CİNLER TOP OYNUYOR
İzmir’e falan giderken yolda görmüşünüzdür. Solda çok güzel bir futbol stadı vardır. Uşak Üniversitesine ait bu güzel suni çimli stadın neden yıllardır boş olduğunu merak etmişimdir.
Bizi gezdirirken Sayın Ali Ulvi Örmeci’ye bu kafamı meşgul eden soruyu sordum. Cevabımı da aldım. Ağzım bir karış açık kaldı. Stadın batı tarafında yapılan seyirci tribünü 5 bin kişilikmiş. Karşısı yani doğusunda kel keleş bir tepe var. Buraya niçin tribün yapılmadığını sordum.
Sayın Örmeci, o tepede sürekli toprak kayması olduğunu, topografik özelliklerinden dolayı o bölgeye en ufak bir yapı konduramadıklarını söyledi. Birde istinat duvarı falan yapmışlar. Ancak en ufak bir yağmurda stadın suni çim zeminin su bastığı için stadı kullanamadıklarını söyledi.
Uşak olarak çeyrek asırdır uyumuşuz. Uşak Üniversitesi yerleşkesi yapılabilecek en son yere kaçak köçek inşa edilmiş. Gerçi o zamanlar Çarıkköy tarafında Ankara yolunun sağ tarafına yapılacaktı. Tabelası 5-10 yıl öncesine kadar duruyordu. O vakit de yine bir takım siyasi oyunlar ve birilerinin rantı uğruna Karaağaç Çamlığının içine yapıldı. Belki onbinlerce ağaç kesildi ve dere tepe konumu nedeni ile en son yapılaşma yapılacak bir alandı.
BIRAKIN DA ÜNİVERSİTEMİZ AKLIN VE BİLİMİN IŞIĞI OLSUN
Yani Uşak Üniversitesi Rektörü Değerli Bilim İnsanı Sayın Prof. Dr. Ekrem Savaş, üniversitenin akademik seviyesini mi yükseltsin? Şahsına yapılan saldırılara mı cevap versin? İnşaat veya harita mühendisi gibi 25 yıldır kaçak yapılan binaları yasallaştırmak için mi uğraşsın? Ne yapsın şimdi bu güzel insan?
Uşak Üniversitesi akademik düzeyde istenen sıçramayı henüz gerçekleştirmese de Rektör Hocam önderliğinde akademik ve bilimsel araştırma ve tezlerdeki artış, Uşak Üniversitesi’nin geleceği konusunda benim umutlarımı yeşertiyor.
Artık bu ne Uşak’a ne akla ne de bilime faydası olmayan kısır tartışmalar bitmeli ve Uşak Üniversitesi aklın ve bilimin ışığı olmalıdır. Bu potansiyel mevcuttur. Sayın Savaş’ta üniversitemizin bu sıçramayı gerçekleştirmesi için iyi bir sıçrama tahtasıdır.
Rektör Hocam ve ekibi başarısız olursa Uşak’a hiçbir faydası olmaz. Ancak üniversitede yönetimi ele geçirmekten başka amacı olmayan gruplar kazançlı olur.
Amma velakin Hocam başarılı olursa başta Uşak kazanır. Türkiye kazanır. Bilim dünyası kazanır.
