Hidayet KIRAN

Hidayet KIRAN

Gelin Canlar Bir Olalım

 “Özü öze bağlayalım / Sular gibi çağlayalım / Bir yürüyüş eyleyelim / Tevekkeltü tealallah.”                                                                                                          

(Pir Sultan Abdal)

Cennet ülkemin ormanları değil, yüreklerimiz köz köz olup dağlandı. Yanan ağaçların çığlığı kulaklarımızı sağır etti. Hayvan dediğimiz Allahuteala’nın yarattığı her canın yandığı an bizlerinde etleri ve derisi yandı.

Ne yazık ki orman yangınlarından ilimiz Uşak ormanları da nasibini aldı. Önce merkeze bağlı Göğem köyü, 2 gün sonra da Sivaslı ilçesine bağlı Karaboyalık köyünde yaşanan orman yangınları neyse ki yangın söndürme ekiplerinin olağanüstü çabaları ile daha büyük yaralara yol açmadan söndürüldü.

Zaten Siz Sevgili Okurlarım, bu yangınları an be an www.usakgundem.com farkı ile takip edebildiniz. Ulusal ajansların yerel muhabirleri dışında yangının içine kadar girerek sizleri haberdar eden tek yerel basın kuruluşu da biz olduk.

Ta 16. Yüzyılda ne demiş Ulu Ozan Pir Sultan Abdal?

“Gelin Canlar bir olalım”

Belki de bugünleri 500 yıl önce görmüştür. Kim bilir?

İsim vermeyeceğim ama yerel siyasetçilerimizin böyle karanlık ve zor günümüzde birbirlerine karşı daha hoşgörülü olmalarını beklemek Uşak halkı olarak en büyük dileğimizdir.

Elbette varsa ihmaller yanlışlar eleştirilmelidir. Bir daha bu yanlışların olmaması için dile getirmek de elzemdir. Bunda bir beis görmüyorum. Doğruları bulmak adına eleştiri iyi bir şeydir.

Ancak, eleştiren de eleştirilen de hoşgörülü ve her zaman birbirine saygılı olmalıdır diye düşünüyorum.

Bakın, yine www.usakgundem.com farkı ile yayınladığımız bir haber var:

https://www.usakgundem.com/guncel/yanginlarla-kavrulan-icimiz-bu-guzel-dayanisma-ile-bir-nebze-ferahladi-h8249.html

Banaz ilçemizin bu güzel muhtarları gibi yurdumuzda yangın felaketine uğramış insanlarımız için böyle hayırlı işler yapmak hepimizin insanlık borcudur.  Muhtarlarımız, Manavgat ilçesinde büyük zarara uğrayan çiftçi ve hayvan üreticileri için, saman, arpa, buğday hayvan yemi gibi ihtiyaç duyulabilecek şeyleri kendi köylerinde toplayıp göndermeye karar vermiş.

Ne kadar güzel ve soylu bir davranış.

Ben yine isim vermeyeyim ama yerel politikacılarımızın arasındaki atışma ve birbirine laf sokma çalışmalarının hiç zamanı ve yeri olmadığını düşünüyorum.

“Gelin Canlar bir olalım.”

Bir yürüyüş eyleyelim. Bu yürüyüş hayra, iyiye güzele olsun. Zor durumdaki insanımıza yardımda yarışalım. Tıpkı Banaz köy muhtarlarının yaptığı gibi.

Sonuçta; bir toplumun sorunlarını çözmekte en etkili kurum; siyaset müessesidir. Toplumun farklı beklentileri varken, u beklentileri karşılamak yerine gereksiz tartışma ve polemiklerin en büyük zararı da yine siyaset müessesine olur.

Onun için, siyasetçiler de toplumun gerisinde kalmamalı, birbirleriyle;

İyilikte, güzellikte, hayırda, barışta ve sevgide yarışmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hidayet KIRAN Arşivi