Ayşe Doğan, Fatma Erol, Sıla Özkan, Nisanur Yüksel, Gülsu Vergili, Ali Peker, Hacer-Ezgi Su Karakaya kardeşler, Süleyman Aydemir, Özlem Becerek, Emre Güngör, Mehmet Çelik, Songül Aydemir, Ayşe Erkan, Halitcan Başkaya
Bu isimleri Uşaklı olarak acaba kaç kişi anımsıyor? Hepsi de Uşaklı, Uşak’ın adını duyurmak için gece gündüz çalışmışlar ve başarılı da olmuşlar. Uşak’ın bu altın çocuklarının neler yaptığına birlikte bakalım isterseniz.
Ayşe Doğan iki defa Türkiye şampiyonu Avrupa 3. Fatma Erol iki defa Türkiye şampiyonu, Sıla Özkan iki defa Türkiye şampiyonu, Nisanur Yüksel Türkiye şampiyonu, Gülsu Vergili büyükler Türkiye 3. Su, Bu Uşak gençlik ve Spor Kulübü sporcusu boksör kızlarımız.
Ali Peker, gülle atmada, Dünya, Balkan, Avrupa ve Türkiye birincilikleri olan Banazlı genç çocuğumuz. Banazlı Hacer ve Ezgi Su Karakaya kardeşler atletizm koşuda Uşak’ın yüz akları. Songül Aydemir, Ayşe Erkan Eşme ilçesinden güreşte Balkan Şampiyonu olmuş Eşmeli küçük kızlarımız. Süleyman Aydemir, Karatede Avrupa birincisi olmuş gencimiz. Özlem Becerek, Akdeniz Olimpiyatlarında disk atmada bronz madalya kazanmış genç kızımız. Mehmet Çelik, atletizmde 1500 metre ve 800 metrede Avrupa ve Türkiye şampiyonlukları kazanmış Uşaklı bir evladımız Emre Güngör, Türkiye şampiyonu Milli Karateci O da Uşaklı. 67 kiloda Uşaklı halterci Halitcan Başkaya Türkiye Şampiyonu oldu.
Dünyada, Avrupa ve Türkiye genelinde Uşak’ın adını duyuran bu çocuklarımız rekorlar kırıp şampiyon olduğunda hepsi de 18 yaşın altındaydı. Buradan bu başarılı sporcularımızı yetiştiren Görkem Durak, Ali Yılmaz, Mustafa Tayyip Zeybek hocalarımıza da böyle başarılı sporcular yetiştirdikleri ve Uşak’ın adını duyurdukları için binlerce teşekkür ederim. (Adını yazamadığım sporcu ve çalıştırıcıları da lütfen beni bağışlasınlar)
Hep Uşak’ı Uşaklı olarak Türkiye’de bile tanıtamamaktan yakınıyoruz ya. Bakın işte çoğu 18 yaşından küçük Uşaklı evlatlarımız, hocalarının teşviki ve kendi gayretleri ile başarıdan başarıya koşmuş ve memleketlerinin adını tüm dünyaya duyurmuş.
Şimdi bir hayalim var benim. Uşak’ta da bir Balkan Şampiyonası, Avrupa veya Dünya Şampiyonası tarzında organizasyonlar yapılsa, dünya ve Avrupa’nın dört bir yanından insanlar Uşak’a gelip gezip görse; bundan iyi tanıtım olamaz değil mi?
Ama onca insanı nerede yatıracaksın? Nerede yedirip içireceksin? Hepsinden önemlisi hangi spor tesislerinde bu turnuvaları yapacaksın? Atatürk Spor Salonu yıkıldı. Yeni yapılan salon standartlara uygun olmadığı Uşak içi müsabakalarda bile kullanılmıyor.
Dedim ya hayal benimkisi, Hayal kurmak da parayla değil ya. Hayalim gerçek olsa Uşak ne güzel tanıtılırdı.
Uşak’ın topraklarından yetişen sanatçılar Uşak’ın tanıtımında aktif rol oynayamaz mı?
Gülse Birsel, Tuncer Salman, Cengiz Küçükayvaz, Mehmet Kurtuluş, Azra Akın, Bedia Ener, Özgü Kaya, Turgay Tanülkü, Cüneyt İnay, Selen Öztürk, gibi tanınmış oyuncular, Selman Nacar gibi ödüllü yönetmenler hep Uşak’ın bereketli topraklarından yetişmiştir.
Ayrıca Allah uzun ömürler versin. Halen yaşayan Ressam Devrim Erbil Hocamız, Yazar İskender Pala gibi değerlerimiz de bu toprakların çocuklarıdır.
Hani 1 Eylül 2022 tarihinde; “Uşak’ın Düşman İşgalinden Kurtuluşunun 100 Yıldönümü” nü kutlayacağız ya…
Yukarıda ismini saydığım bu toprağın çocukları senarist ve yazarları bir tiyatro oyunu yazsa, yönetmenleri yönetse, oyuncuları da oynasa en azından Türkiye çapında ses getiren bir eser ortaya çıkmaz mıydı?
Ya da kökü Uşak topraklarında olan bu cevherlerimiz davet edilse Uşak’ı kanyonlarını, Murat Dağı’ndaki bin yıllık ağacı, Sabeste, Blaundus ve Karun Hazineleri gibi değerlerimizi gezerek görse ve izlenimlerini sanatsal üretimlerine yansıtsa, Uşak’ın tanıtımı açısından ne büyük bir fırsat olurdu değil mi?
Bakmayın siz bana. Bunlar, sadece benim beynimde kurguladığım fanteziler.
Yine de; “Acaba bu tür etkinlikler ilimizde düzenlenseydi, Uşak başta Türkiye olmak üzere tüm dünyaya tanıtılmış olur muydu? “ sorusu bir kurt gibi beynimi kemirmeye devam ediyor.
“Yağımız var, unumuz var, şekerimiz var. Ama biz Uşaklılar helva yapıp yemesini bilmiyoruz.”
