Amacım: kimseyi suçlayıp günah keçisi yapmak değil. Gelgelelim şu da bir gerçek ki Uşak’ta sağlık hizmetleri tamamen kontrolden çıkmış. Vatandaş da sağlık emekçileri de canından bezmiş durumda. Bu durumda sağlıklı sağlık hizmeti vermekte almakta olanaksız görünüyor.
İşte Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşanan son gelişmeler:
Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan tek “Girişimsel Radyolog Dr. Hakan Yılmaz, 22 Şubat Pazartesi günü istifasını vererek özel sektöre geçti. Ben girişimsel radyolog terimini ilk kez duyuyorum. Belki bilmeyen okurlarımız vardır. Girişimsel radyoloji, tıbbın hızla ilerleyen bir dalı olup, radyolojinin tedavi edici bölümüdür. Girişimsel radyologlar, görüntüleme kılavuzluğunda minimal invaziv yöntemlerle perkütan (ciltten girilerek) tedaviler yaparak diğer klinik branşlara birçok konuda yardımcı olmaktadırlar.
Girişimsel Radyolog; atardamar tıkanıklıkları, anevirizma (Damar balonlaşması), bacak damar ve şah damar tıkanıklıkları, miyom tedavisi, varis tedavisi gibi daha pek çok konuda ve erken teşhis konmasında çok önemli roller oynar.
Uşak için Hakan Hoca’nın istifası ne demek? Kamuda; Uşak, Afyonkarahisar ve Kütahya gibi illerde hiç girişimselci radyolog kalmaması demek. Girişimselci Radolog uzmanını görmesi gereken rahatsızlıklarda basit bir varis rahatsızlığında bile Uşaklının İzmir’i boylaması demek.
Sivaslı ilçesi Tahir Hocasını geri istiyor
Kadın Doğum Uzmanı 35 yıllık Doktor, Sayın Tahir Samancı, Uşak Devlet Hastanesi’nin en deneyimli doktorlarındanken 4 yıl önce memleketi olan Sivaslı ilçesine tayinini istemiş. Tayin isteği kabul edilmiş ve memleketine hizmet etmeye başlamış.
4 yıldır Sivaslı ilçesinde görev yapan Dr. Tahir Samancı, Sivaslı Devlet Hastanesi’nden Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kendi isteği dışında çağrılıyor.
Hastanelerinde bulunan biricik kadın doğum uzmanı doktorlarından ayrı bırakılan Sivaslı ilçe halkı bana bu durumdan çok rahatsız olduklarını, Sayın Samancı’nın ilçe halkına çok güzel hizmet ettiğini, deneyimli doktora muayene için civar ilçe ve köylerden randevulu ya da randevusuz gelerek tedavi olanağı bulan hastaların mahrum kaldığını, Samancı’nın ilçelerine geri gelmesini istediklerini iletti. Duyumlarıma göre; 64 yaşındaki Sayın. Dr. Tahir Samancı’da ilçesine hizmet vermek istediğini ve başka yerde çalışmak istemediğini, aksi takdirde emekliliğini isteyeceğini yakınlarına söylüyormuş.
Hastane çalışanları da tükenmiş durumda
Anımsarsınız; 2018 yılında Sayın Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlığı döneminde taşeron işçilerin devlet kadrolarına geçirilmesi için bir yasal düzenleme yapılmıştı. Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi de kendi bünyesinde taşeron olarak çalışan; bilgi işlemci, güvenlikçi, temizlikçi ve yemekhane görevlisi gibi çalışanları kadrosuna almıştı.
Yaklaşık 4 yıl önce kadroya geçen bu çalışanların büyük bir kısmı; emklilik, evlenme, başak şehre göç gibi çeşitli nedenlerle ayrıldı ve hastane çalışanları kadrolarında büyük boşluklar doğdu.
Temizlik işçileri, öyle azaldı ki; bir görevli koca hastanede gece nöbetlerinde 4 servise bir görevli bakmaya başladı.
Hastane yönetimi de çalışanların yıllık ve mazeret izinlerini vermekete büyük sıkıntılar yaşamaya başladı. İzin verdiklerinde hizmetler durma noktasına gelmeye başladı.
Yine duyumlarıma göre; Sağlık Müdürlüğü; Sağlık bakanlığından 70 yardımcı personel talep etmiş. Bakanlık 30 kadro tahsis etmiş. Ancak bu 30 kadroda henüz açılmamış.
Burada hemen bana ulaşan şu bilgiyi de sizlerle paylaşmam gerekiyor. Kadro yetersizliği yetmiyor gibi hastane çalışanlarının yarısı covid-19hastalığına yakalanıp çalışmaz hale geldiği için bir darbe de buradan yemişler.
Sadece yardımcı kadrolar değil, hemşire, doktor gibi birinci derecede acil olması gereken kadrolarda da büyük boşluklar olduğu belirtiliyor. Bunun en büyük nedeni ise Uşak’ın küçük bir kent olduğu için döner sermaye kazançlarının düşük olması. Özellikle doktorlar, döner sermayeden daha çok para alacakları hastaneleri tercih ettikleri için Uşak’a gelmek istemiyor. Gelen de görev süresini tamamlar tamamlamaz kaçıyor.
Peki, Uşak’ın sağlıkta yaşadığı bu sorunlar nasıl çözülür?
Benim gözlem ve deneyimlerime göre; bu sorunu yerel yöneticilerin çözmesi mümkün görünmüyor. Nasıl çözsün ki? Bakanlıktan kadro istiyor. İhtiyacının yarısı veriliyor. O da bir türlü gelmiyor.
O zaman AK Parti Uşak Milletvekili Dr. Sayın İsmail Güneş, AK Parti Uşak Milletvekili Sayın Mehmet Altay ve AK Parti Uşak İl Başkanı Sayın Fahrettin Tuğrul’a bakanlık, hükmet nezdinde bu sorunu çözmeleri için büyük görevler düşmektedir. Bana göre başka yolu yoktur.
Burada sorumlu insanları sanık sandalyesine oturtup yargısız yapmak işin en kolayı olur. Ancak Uşaklı olarak sağlıkta yaşadığımız sorunları çözmez. Üzerine basa basa söylüyorum: Uşaklıların sağlık hizmeti almada yaşadığı sorunlar kangrene dönşmek üzeredir.
Lütfen çözün.
Pisliği halının altına süpürmek hiçbir sorunu halletmiyor.
