Uşak’ta geçen yaklaşık 30 yıllık gazetecilik hayatımda hep Uşak’ın Türkiye’de gezilip görülmesi gereken 20 ilden (Belki de 10) birisi olduğunu savundum durdum.

Bunu kanıtlamak için de ayağımda demir çarık, elimde asa, sırtımda çanta, dağ, tepe ova, nehir durmadan dolandım durdum. Bu uğurda dizimi sakatladım. Gördüğüm güzellikleri fotoğrafladım.  Duyduğum en güzel halk hikâyelerini en birinci ağızdan aktardım.

En sonunda bu çabalarımız uğraşlarımız boşa gitmemiş ki; valilerin belediye başkanlarının dikkatini çekmişiz.  Onlar da Uşak’ın güzelliklerini ve diğerlerini tanıtmaya karar verdiler.

Geçen hafta Uşak Belediye Başkanı Sayın Nurullah Cahan’ın girişimleri bir grup Sabah Gazetesinin ulema yazarları iki gün boyunca Uşak’ı gezdiler, tozdular, tarhanasını içip, İslamoğlu ve atlı cirit oyununu gördüler. Sonra da ballandıra ballandıra köşelerinde anlattılar. Bana göre güzel Uşak’ımın tanıtımı açısından çok da iyi yaptılar.

Peki; yerel basın mensubu olarak 30 yıldır ben ne yazmıştım? “Uşak, zengin tarihi ile doğal güzellikleri ile maden aranacak yer değil, Türkiye’nin görülecek en güzel 20 şehrinden birisidir”.

Yerel basın mensubuyuz ya. Ne desek boş. Sabah yazarlarını kıskanmadım. Hüzünlüyüm sadece. Yerel basın mensubu dediğin ateşe dalan kelebek misalidir. Uşak sevdası için gözümüzü kırpmadan ateşe dalarız.

“BİLİYORSAN KONUŞ”

Geçtiğimiz hafta Ulu Caminin önünden geçen Cumhuriyet Caddesi’nde alt yapı çalışması yapan özel bir internet hattı sağlayıcı firmanın (Kesinlikle Türk Telekom değildi)  kiraladığı iş makinasının acemi operatörü ana su borusunu patlattı. Sular 6 metre yükseğe çıktı. Birçok mahalle susuz kaldı. Uşak Belediyesi ekiplerinin anında müdahalesi ile 2 saate varmadan arıza giderildi ve hayat normale döndü.

Bunu neden hatırlattım? Boru patlamasının belediye ile falan hiç ilgisi yoktu. Ne demiş atalarımız: “Biliyorsan konuş feyz alsınlar. Bilmiyorsan sus adam sansınlar”

KENDİNİ ANNESİNİN SABUNLA YIKADIĞI BEBEK KADAR TEMİZ HİSSETMEK

Hatice Alyörük Çınar 38 yaşında. İçi yaşama sevgisi dolu her şeye rağmen gülmesini bilen gencecik bir kadın. Eşi Rasim Bey, biricik kızı dünyalar güzeli Sedef ile kimseye muhtaç olmadan, kendi el emekleri ile alın terleri ile kıt kanaat geçinip giderlerdi. Sedef Kızın Uşak Üniversitesi Edebiyat Bölümünü kazanması da mutluluklarına mutluluk katamadı.

Çünkü genç kadın kas hastası. Birisinin ve koltuk değneklerinin yardımı olmadan ayakta duramıyor. Tedavi olmazsa yattığı yerden hiç kalkamayacak. Ameliyat olması gerekiyor.

Sağ olsunlar Uşak Valisi Sayın Salim Demir ameliyat için gerekli paranın bulunması için yardım kampanyası düzenlenmesine olur vermiş. Ama yeterli destek yok. Hatice Can’ın “Kara Sevda” dediği Sevda Kıyak can dostu, kaldı ki Hatice ile beni tanıştıran ve durumunu kamuoyuna duyuran Sevda candır. İşte Sevda Can gibi dostları sayesinde Hatice Can hala ayakta kalmaktadır.

Zor durumdaki bir insan yardım etmek, ruhumuzu temizleyen bir eylemdir. İnsan kendini hafiflemiş hissediyor. Aynı zamanda da annesinin sabunla yıkadığı çocuk kadar temiz kalmasını sağlar.

SİYASETİN CIRCIR BÖCEKLERİ

2019 yılı Mart ayında malum yerel seçimler var. Aday borsaları kuruldu. Siyasetin cırcır böcekleri de şimdiden piyasaya çıkıp aday isimleri ile kafamızı şişirmeye başladı.

Yok CHP’de işadamı ve eski Uşakspor Başkanı Asım Kalelioğlu CHP’den adaymış, yok eski belediye başkan yardımcısı Muhammed Gür İYİ Parti’den adaymış, yok belediyenin eski Özel Kalem Müdürü Tuncay Akbulut  MHP’den adaymış.

Bu tür rivayetler şimdilik havada uçuşup duruyor. Doğruluk payı var mıdır? Olabilir.

Büyük sanatçı merhum Kemal Sunal’ın dediği gibi olabilir de olmaya bilir de. Ama bildiğim şu var kİ, AK Partili Uşak Belediye Başkanı Sayın Nurullah Cahan rakiplerine tur bindirmiş durumda. Açık ara önde.

Özellikle Uşak’ın dış mahallelerinde yaşayan insanlarla kurduğu iletişim, toplumun her kesimi ile sürekli temas sağlaması, Sayın Cahan’ın en büyük artıları olarak göze çarpıyor. Cahan’ın  hizmetlerini başarılı bulursunuz bulmazsınız, ama şu bir gerçek ki Uşak’ı tanınmayacak şekilde değiştirdi ve dönüştürdü. Bunu, Uşak’a gelen Sabah Gazetesi yazarları da üstüne basa basa vurguladı.

Ege Bölgesinden Sorumlu Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Bilecik Milletvekili  Sayın Selim Yağcı da geçen hafta Uşak’a gelerek incelemelerde bulundu. Danıştı, görüştü.

Kuşların bana fısıldadığına göre: Cahan’ın yeniden AK Parti Uşak Belediye Başkan adayı olma yüksek. Aday olduğu takdirde de kazanma şansı en çok olan aday olur.

CHP Uşak İl Örgütünde, il başkanı, milletvekili o grup bu grup hepsi birbirinin gözünü oymaktan seçim çalışması yapmaya vakit bulamıyor.

Eski MHP İl Başkanı Muhterem Kuruçay çevresinde bir grup dışında ortalıkta görünen kimse yok. (Bu yazı kaleme alındığı sırada Sayın Bahçeli ve Sayın Erdoğan’ın yerel seçimlerde ittifak ışık yaktıkları yönünde haberler çıkmıştı. Belki de MHP Uşak’ta aday çıkarmayıp AK Parti’yi destekleyebilir)

İYİ Parti, kurt politikacı Sayın Naci Yıldırım ile ne yapar? Şimdilik muamma. Sayın Yıldırım, il başkanlığı resmen açıklandıktan sonra, önce parti içerisindeki yaraları tecrübe, bilgi ve birikimi ile sarabilir mi? Göreceğiz. İYİ Parti, Uşak’ta şu dağınık hale ile bırakın seçimleri girmeyi pazara bile çıkamaz. Derlenip toparlanması gerekiyor.