Son günlerde, Siz Çok yaşayası okurlarımdan bir konuda yoğu şikâyetler gelmeye başladı. Bu konuda yetkililerin dikkatini çekebilmek için mutlaka yazmamı isteyen çok okur olunca dayanamadım. “Okurlarımın ricası emirdir” diyerek bu konuyu yazmak istedim.
Efendim, son günlerde kent merkezinde çok sayıda başıboş köpek dolaşıyor ve insanlara saldırıyormuş. Okurlarım bu yüzden çok korktuklarını ve tedirgin olduklarını söylüyorlar.
Bendeniz, başta insan olmak üzere Huda’nın yarattığı her türlü mahlûkatın korunmasından ve karıncanın bile incinmemesinden yanayım. Bunu baştan söyleyeyim. Allah’ın yarattığı hiçbir canlının bir başka tarafından yok edilmesini kesinlikle istemem.
“Köpekler insanlara saldırıyor. İtlaf edilsin” falan gibi bir şey söylemiyorum. Yanlış anlaşılmasın. Bir hayvan sever olarak, diğer pek çok hususta olduğu gibi, bu konuda da kullanılan dilin çok önemli ve hatta hayati olduğuna inanıyorum. Bu konuda toplum olarak, devlet olarak, yerel resmi makamlar olarak hassas ve sorumlu davranalım yeter. Ne sokak canlarımız zarar görsün, ne de insanımız. Uşak Belediyesi geçtiğimiz aylarda yeni bir hayvan barınağı temeli atmıştı. Daha modern ve sokak hayvanlarının daha uygar koşullarda misafir edileceği bir barınak.
Misafir edileceği diyorum. Çünkü hiçbir belediye uzun süre sokak hayvanlarını uzun süre barındırıp karnını doyuramaz. Hayvan barınakları sokak canları yaralıysa burada tedavi eder, kısırlaştırır ve sokağa bırakır.
Kısırlaştırılmış hayvan, her ne kadar daha az saldırgan olsa da sonunda insanların üzerine havlayarak yürümesi tedirginlik yaratabiliyor. Bu konuda hayvancıkları itlaf etmeden ne gibi önlem alınabilir? Önerisi olan okurlarımız yorum olarak yazımın altına atarlarsa ben sev seve yerel yöneticilerimize iletirim.
Murat Dağı’nda kaç hayvancık insanoğlunun kar hırsı yüzünden ölecek?
Bundan önceki yazılarımda; AK Parti Uşak Milletvekili Sayın Mehmet Altay ve Uşak Belediye Başkanı Sayın Mehmet Çakın’ın Murat Dağı’nda altın aranması ve maden ocağı açılmasına asla izin vermeyeceklerini, burada maden açıldığı takdirde Uşak ve Ege Bölgesinin susuz kalacağının bilince olduklarını söylediklerini, Siz Değerli Okurlarımıza aktarmıştım.
18 Kasım Perşembe günü Ankara’da çevre şehircilik ve İklim Bakanlığı İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (İDK) toplantısı vardı. Bu toplantıya U”şak Murat Dağı Yok Olmasın Platformu” önderliğinde Uşak’tan Murat dağı köyü muhtar ve köylüleri, çevre kuruluşları gitti. Orada Uşak’tan giden gruba İYİ Parti Ankara Milletvekili Sayın Durmuş ve CHP Uşak Milletvekili Sayın Özkan Yalım katılmış.
ANKA Ajansının haberine göre; Uşak heyeti adına toplantıya gren Sayın Durmuş, İDK heyetine ve şirket yetkililerine şöyle seslenmiş:
“İçeride bize bir sunum yapıldı ve bir seçenek sunuldu. Bu seçenek hem altın hem de su değil. Bu seçenek ya altın ya da su. Bizim taraf olduğumuz seçenek su. Şirket temsilcisine, ‘Kaç yılda ne kadar altın çıkarmayı bekliyorsunuz?’ diye sordum. 150 bin ons altın çıkaracaklarını söylediler. 4.6 ton altın ediyor. Bunun toplam karşılığı 245 milyon dolar. Bu parayı elde etmek için onca ağacı kesecek, onca dereyi kapatacaksınız ve bir dağı yok edeceksiniz. 4.6 tonun karşılığı eğer buğdayın tonunun 500 dolardan hesaplarsanız 465 bin ton buğday ediyor, ‘Buna değmez. Bu dosyayı kapatın’ dedik. Ama eminim buna şirket direnmeye devam edecek. Çünkü bir kere başladıklarında kamu tarafından belirlenen çerçeveye uymuyorlar.”
Sayın Durmuş, Uşaklı ve hepinizin bildiği gibi merkez Bankası eski başkanı ve hesap uzmanı. Bu hesabı en iyi o bilir.
Bu açıklamalardan sonra Uşak’ta iktidarı da muhalefeti de Murat Dağı’nda altın aranmasına karşı dik duracak. Hiçbir burada maden aranmasını istemiyor. Çünkü biliyorlar ki; başka su kaynağımız yok. Açılan kuyuların suyu da Murat Dağı’ndan geliyor.
İkincisi de yukarıda belirttiğim gibi sokakta da yaşasa dağda da yaşasa hiçbir canlının yaşamını insan denilen mahlûkatın elinden almaya hakkı yok.
Hiç düşündünüz mü? Murat Dağında maden arandığında sokakta yaşayan canlar gibi kaç milyon canlının yaşamının sona ereceğini…
