Telefon ile konuşmanın beyin üzerindeki etkisi

Hayatımızı oldukça kolaylaştıran hatta artık vazgeçilmezimiz haline gelen telefonların beynimize, bedenimize hatta sosyal yaşantımıza verdiği zararları gözardı etmemek lazım.
Telefon ile konuşmanın beyin üzerindeki etkisi

Birçok uzmanın hemfikir olduğu, akıllı telefonların beyin fonksiyonlarımızı bozarak beynimizi tembelleştirdiği gerçeği yadsınamaz. En az sigara kadar zararlı olan telefonların yaydığı elektromanyetik radyasyon yaşam kalitemizi bozarken ileri düzeyde geri dönüşü olmayan hastalıklara da davetiye çıkarıyor.

Git gide asosyalleşmeye sebep veren akıllı telefonlar yüzünden neredeyse artık hepimiz birer mesaj bağımlısı haline geldik. Mesaj, hikaye paylaşımı, fotoğraf paylaşımı, uzun dakikalar süren telefon sohbetleri gibi birçok alışkanlık aslında gündelik yaşamdan hepimizi kopardı ve sahte dünyanın içinde kaybolurken yan yana gelindiğinde kaliteli zaman geçirilemez oldu. Sadece sosyal yaşamı değil yaydığı elektromanyetik dalgalar sebebi ile de tek hazinemiz olan bedenimizi de etkilemeye devam etmektedir.

Cep telefonlarının frekans dalgaları pek çok hastalığa davetiye çıkarıyor
Hayatımızı çokca kolaylaştıran telefonlar elektromanyetik dalgalar ile sarılı vaziyettedir. Gözle görülmeyen bu dalgalar beynimize en çok zarar verenlerden biridir. Özellikle cep telefonu aktif halde iken dalgalar daha da yoğunlaşır ve beynimize verdiği zarar dercesi de katlanır. Son dönemlerde obsesif bozukluk, panik atak, depresyon gibi psikoljik hastalıkların artmasının en büyük sebeplerinden biri de budur.
Aşırı cep telefonu kullanımı glioma ve menengioma gibi beyin tümörlerini tetiklemektedir. Uzmanlar cep telefonu sinyallerinin, DNA sarmalındaki fizyolojik yapıyı bozduğunu ve kopmalara neden olduğunu ifade etmektedir. Uluslararası Kanser Araştırmaları Enstitüsünün 2008'de yayınladığı raporda; 10 yıl ya da daha üzeri cep telefonu kullanan kişilerde %40 daha fazla beyin tümörü tespit edildiği bildirilmektedir. 2009 da İsveç'te yapılan başka bir araştırma da ise beyin kanser oluşumunu 5 kat arttırdığı iddia edilmektedir.

Öyle bir hayatımızın içindeki artık cep telefonları 7'den 70'e hepimizin kullanmadığında bir nevi yoksunluk krizine girdiği kendini çıplak hissettiği bir gerçek. Bütün bunların farkındayken riskleri minimuma indirmek için yapılabilecek bazı önerileri sizler için derledik.

* Cep telefonunuzu kulağınıza temas ettirmeden kulaklık kullanarak kullanabilirsiniz. Kulaklık kullanamıyorsanız yine tefonun hoparlör özelliğini açarak kendinizden uzak tutabilirsiniz.
* Cep telefonu ile arama yaptığınızda ilk bağlanma esnasında en yoğun radyonu yaymaktadır. Bundan dolayı görüşme yapacağınız zaman iletişim sağlandığını ekranda görmeden önce telefonu kulağınıza götürmemelisniz.
* Cep telefonunuzu cebinizde taşımamalısınız bunun yerine çantanızın içinde ve bedeninizden uzakta taşımalısınız.
* Telefonunuzu asla uyuduğunuz odada bulundurmamalısınız ve başucunuzda şarjda bırakmamalısınız.