Körlük salgını nedir? Kimler etkilenecek, neden arttı?

Dünya genelinde görme bozukluklarına dair çok ciddi boyutlara varan artışlar kaydedildiği bilim insanlarınca tespit edildi. İngiltere’de bu konuda yapılan bir araştırma gizli tehlikeyi gözler önüne serdi. Son 30 yıllık süreçte miyop vakalarında yüzde 46 oranında artış meydana geldiği bildirildi. Bu da körlük salgını endişelerini artırıyor.

KÖRLÜK SALGINI NE DEMEK?

Gelişen teknoloji ile beraber insanlar çok sayıda imkana kavuştular. Hayatı kolaylaştıran bu teknolojik cihazlar aynı zamanda insanın gizli düşmanı oluyorlar. İnsanlar gün boyu akıllı telefonlara, tabletlere, bilgisayarlara bakıyorlar. Sürekli olarak ekranlara maruz kalan insanların göz sağlıkları olumsuz etkileniyor. Bu da gözlerde yorgunluk, kuru göz, görme yetisinde azalma gibi sonuçlar doğuruyor. Körlük salgını bu şekilde görme yeteneğinde kayıp yaşanıp ya az görme ya da hiç görememe durumu olarak açıklanıyor.

EN ÇOK KİMLERİ ETKİLEYECEK?

Körlük salgını açısından en dezavantajlı olarak görülen kesim z kuşağı olarak adlandırılan gençler oluyor. Bu gençler tamamen bu teknolojinin içerisine doğdular ve bebeklik dönemlerinden itibaren ekran tehlikelerine maruz kaldılar. İlerleyen dönemlerde göz rahatsızlıkları zirve yapacak. Bu da çoğu kişinin görme yeteneğini kaybetmesine neden olabilecek. Körlük salgınının çok geniş kitleleri etkilemesinden endişe ediliyor.

NE YAPILMALI?

Körlük salgını ile mücadele etmenin bazı yolları bulunuyor. Öncelikle bu tehdidin varlığını idrak etmek mücadelenin ilk aşaması oluyor. Ardından ise yapılması gerekenler bulunuyor. Z kuşağında bulunan gençler ekranlarda uzaklaşmalılar. Elbette tamamen bırakmak mümkün değil. Ancak gözlerini aralıklarla dinlendirerek teknolojik cihazlardan yararlanabilirler. Doğal ışık da çok ciddi bir sağlık kaynağıdır. Sağlıklı gözler için doğal ışığa da ihtiyaç olduğu için bu gençlerin gün içerisinde ekranlara kapanmalarından ziyade sosyal hayata karışmaları faydalı olacaktır.