Çocukluk çağında en sık görülen kanser türü; Lösemi

Uşak İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Mehmet Akdağ, 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada; Lösemi (Kan Kanseri) çocukluk çağında en çok görülen kanser tür olduğuna dikkat çekti.
Çocukluk çağında en sık görülen kanser türü; Lösemi

Akdağ, löseminin belirtilerini; Kansızlık (anemi), çeşitli kanamalar (burun kanaması, diş eti kanamaları, cilt altı kanaması gibi), ciltte sık sık çürük oluşumu, kesik oluştuğunda kanamanın güçlükle durdurulması, enfeksiyonlara yatkınlık, sık sık hastalanma, yüksek ateş, iştahsızlık, kilo kaybı, dalak ve/veya karaciğerde büyüme, lenf düğümlerinde şişlikler (ciltte ele gelen yumrular), halsizlik, solukluk, çabuk yorulma, çarpıntı, kemik ve eklemlerde ağrılar, şişlik ve hareket kısıtlığı olarak sıraladı.

Uşak İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Mehmet Akdağ, 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası nedniyle yaptığı yazılı açıklamada; “Lösemiler, normalde farklı tiplerde kan hücrelerine dönüşecek olan hücrelerden köken alan kanserlerdir. Çocukluk çağında en sık görülen kanser türü olarak karşımıza çıkmaktadır. 2020 yılında Dünya’da 0-14 yaş aralığında 67.008 vaka tahmin edilmekte olup, bu haliyle çocukluk çağında görülen tüm kanserlerin üçte birini (%32,7) oluşturmaktadır.

Halihazırda çoğu çocukta belirti vermeden önce, löseminin erken teşhisi için yaygın olarak kullanımı önerilen bir kan tetkiki veya diğer tarama testleri bulunmamaktadır. Çocuğun doktora gitmesini sağlayacak belirtilere yol açtığından çocukluk çağı lösemilerine sıklıkla tanı konabilmektedir. Başvuru sonrası hekimler tanı koyma sürecinde lösemiye işaret edebilecek kan testlerini uygularlar. Lösemileri erken saptamanın en iyi yolu, söz konusu hastalığın olası belirtilerini gözden kaçırmamaktır.

Lösemi riskinin yüksek olduğu bilinen çocuklarda (Li-Fraumeni sendromu veya Down sendromu gibi genetik bir duruma sahip çocuklarda olduğu gibi) birçok hekim durumu yakından takip ederek düzenli tıbbi kontrolleri sürdürmekte ve şüphe uyandıran hallerde ilave başka testler önermektedir. Benzer durumlar diğer kanser türleri için kemoterapi ve/veya radyasyon tedavisi alan, organ nakli yapılan veya bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar alan çocuklar için de geçerlidir. Sözü edilen çocuklarda lösemi riski genel topluma oranla daha yüksek olmasına karşın hala küçük bir risktir” dedi

Akdağ, açıklamasına şu ifadelerle devam etti:

Löseminin belirtileri şu şekilde sıralanabilir: Kansızlık (anemi), çeşitli kanamalar (burun kanaması, diş eti kanamaları, cilt altı kanaması gibi), ciltte sık sık çürük oluşumu, kesik oluştuğunda kanamanın güçlükle durdurulması, enfeksiyonlara yatkınlık, sık sık hastalanma, yüksek ateş, iştahsızlık, kilo kaybı, dalak ve/veya karaciğerde büyüme, lenf düğümlerinde şişlikler (ciltte ele gelen yumrular), halsizlik, solukluk, çabuk yorulma, çarpıntı, kemik ve eklemlerde ağrılar, şişlik ve hareket kısıtlığıdır.

Yukarıda sayılan belirtilerden birçoğunun lösemi dışı herhangi başka bir sebepten de kaynaklanabileceği ve aslında bu ihtimalin daha yüksek olduğu unutulmamalıdır. Ancak, anılan belirtilerin var olması halinde bir hekim tarafından kontrol edilerek olası nedenin saptanması ve tedavinin düzenlenmesi önem arz etmektedir.

Tanı: Esasen hastanın şikâyet ve muayene bulguları değerlendirilirken lösemi ihtimalinin göz önünde bulundurulmasına dayanır. Lösemi şüphesi sonrasında yapılacak kan testleri ile tanı netleştirilebilir. Ardından kemik iliği aspirasyonıu/biyopsisi, özel kan testleri ve genetik testler yapılabilir.

Tedavi: Günümüzde çocukluk çağı lösemileri %80 oranında tedavi edilebilmektedir. Çocuklarda lösemi tedavisi devletin güvencesi altında olup ücretsiz yapılmaktadır. Devletimiz lösemili çocuklara yapılan tüm harcamaları kurum kimliği ya da statüsü gözetilmeksizin (devlet hastanesi, üniversite hastanesi veya özel hastanelerde) karşılamakta ve geri ödemektedir. Yanı sıra çağdaş tedavinin gerektirdiği tüm ilaçlar ve kemik iliği nakli dahil tüm tedavi giderleri devletçe karşılanmaktadır.

Sağkalım:Özellikle akut lösemilerde hastalığın tamamen tedavi edilme oranı çok yüksektir. Diğer lösemilerde de sağkalım oranları yüksektir. Ülkemizin verilerinin de yer aldığı Küresel Kanser Sağkalım Eğilimleri Sürveyansı (CONCORD-3) çalışmasına göre; akut lenfoblastik löseminin 5-yıllık sağ kalım oranı %80.9 olarak bulunmuştur.

Önleme: Çocukluk çağı lösemilerinin, yaşam tarzı ve çevre ile ilgili olası sebepleri çok azdır. Bu nedenle çoğu durumda anne-baba ve çocukların bu kanserleri önlemek için bireysel bazda yapabilecekleri bir şey olmadığını bilmesi önemlidir. Bununla birlikte, çevresel risk faktörü olarak radyasyona ve bazı kimyasallara maruz kalmanın lösemi riskini artırabildiği bilinmektedir.

Unutmayın… Erken teşhis hayat kurtarır.