Tarihi tüfek ilk günkü gibi saklanıyor

İngiliz yapımı 150 yıllık tüfek meraklılarının ilgisini çekiyor
Tarihi tüfek ilk günkü gibi saklanıyor

Eskişehir’de bir antikacı tarafından sergilenen İngiliz yapımı 150 yıllık doldurma mekanizmalı tüfek, tarihi yapısı ve nadirliğiyle nostalji tutkunlarının ilgisini çekiyor.


Uşak’ta yaşayan antikacı İbrahim Efe, Eskişehir Antika Pazarı’nda tezgah açarak nostalji severlerle buluştu. Antikacı Efe’nin tezgahında, eski dönümlere ait birçok ürün yer alırken, en dikkat çekenler ise tarihi tüfek oldu. İngiliz yapımı olan ve 150 yıllık olduğu belirtilen tüfek, pazarı ziyaret eden vatandaşların ilgi odağı oldu. Doldurma mekanizmasına sahip olan antika tüfek, çakmaklı sistemle ateşlenerek patlatma usulüne dayanıyor. Tüfeğin Şam çeliğinden yapıldığını vurgulayan Efe, kabzasının ise ceviz ağacından hazırlandığını belirterek, nadir özelliklerini öne çıkarıyor. Tarihine rağmen tüfeğin aktif olarak kullanıldığını dile getiren Efe, savaş döneminden kalma ganimet malı olabileceğini de sözlerine ekliyor.
“İngiliz yapımı olanın biz, ganimet malı olarak bize geçtiğini düşünüyoruz”


Tüfeğin bilinen özellikleri ve tarihi hakkında konuşan Efe, “Elimizde 2 adet tüfek var. Bunlardan birisi 150 yıllık ve İngiliz yapımı, diğeri ise 100 yıllık ve Anadolu yapımı olarak biliniyor. İngiliz yapımı olan Şam çeliğinden hazırlanmış. Bunun özelliği diğer çeliklere göre daha dayanıklıdır. Bu tüfekler ağızdan dolma ve milli mücadele döneminde de kullanılan tüfekler böyleydi. İngiliz yapımı olanın biz, ganimet malı olarak bize geçtiğini düşünüyoruz. Ganimet malı, ele geçirdiğimiz esirlerden elde ettiğimiz ürünler olarak biliniyor. Bir dolma tüfeği ateşlemek için yaklaşık 3 dakikalık bir süreye ihtiyacımız var. Öncelikle içeriye bir tane bez parçası, daha sonra ise barut dolduruyoruz. Barutun üzerine ise saçmaları koyuyoruz. Bunları sıkıştırıp, arka mekanizmasına kapsül koyup, bunu da çakmaklı sistemle ateşleyerek patlatma usulüne dayalı bir süreci var” dedi.
“İlgi çok fazla oluyor”
Tüfek hakkında anlatılan rivayetlere de değinen Efe, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
“İlgi çok fazla oluyor. Ben diğer tezgahları da gezdim ama çok fazla tüfek göremedim. Biz İç Ege’den geldiğimiz için daha dokunulmamış birçok ürün var. Biz kolaylıkla buluyoruz ama bu civarda biraz azalmış ürünler. Her gelen soruyor, biz de tarihini anlatıyoruz. Kabzası genelde ceviz ağacından yapılıyor. Hatta şöyle bir rivayet var, dipçiklerin içinde bir gram altın olduğu söyleniyor. Tabii bu rivayet ve ben de açıp bakmadım. Bir kişi gördüğünü söyledi, buna da tüfek hakkı deniyor. Eğer tüfek arıza yaparsa, o altını oradan çıkartıp ihtiyaçları gideriliyormuş. Bir soru vardır, ‘Kibrit mi daha önce bulunmuş, çakmak mı?’ diye. Birçok kişi kibrit der ama çakmak daha önce bulunmuştur. Çünkü çakmaklı tüfeklerden geliyor çakmağın icadı.”