Salih Kılınç

Salih Kılınç

“Eşeği saldım çayıra Mevla’m kayıra”

Bir gün gazetesinin bugünkü baskısına göre: “MAK danışmanlık şirketinin ocak ayında yaptığı son ankete katılanların yüzde 34’ü yalnızca temel ihtiyaçlarını karşılayacak durumda olduğunu, yüzde 21’i ise temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayacak halde bulunduğunu belirtiyor.

Ülkenin en büyük sorununun ise geçim sıkıntı olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 65’leri buluyor. Ankete göre AKP ve MHP’nin toplam oy oranı yüzde 40’a ulaşamıyor. AKP’nin oy oranı yüzde 32’ye düşerken küçük ortak MHP yüzde 7 ile baraj altı kalıyor. Kararsızların ulaştığı yüzde 10 rakamı da dikkat çekiyor. Pek çok uzmana göre kararsızlar ağırlıkla AKP seçmeninden oluşuyor. Öte yandan AKP’den kopan Gelecek Partisi ve DEVA Partisi’nin de toplamda yüzde 4’e ulaşması da Cumhur İttifakı’nı düşündürüyor.

Ankette İYİ Parti yüzde 12, HDP yüzde 8, CHP’nin aldığı oy oranı ise yüzde 24,9 olarak görülüyor. Seçmenin yüzde 49’u erken seçim yapılması gerektiği görüşünü bildirirken, erken seçime gerek olmadığını belirten yurttaşların oranı ise yüzde 41’e düştüğü, seçmenin yüzde 10’unun ise bu soruya yanıt vermekte kararsız kaldığı belirtiliyor. Muhalefet cephesinde kısmi yükselişin ötesinde ciddi bir sıçrama henüz gerçekleşmiş değil. İktidar, belirlediği suni gündem ve tartışmalarla muhalefeti şimdilik kendi minderine çekmeyi başarıyor. Konuyu değerlendiren uzmanlar muhalefetin halka daha somut ve inandırıcı bir program sunması gerektiğini belirtiyor.”

UŞAK’TA MUHALEFET İKTİDAR PARTİSİNDEN DAHA ÇOK ERİYOR

Şimdi, yaklaşık 20 yıldır süren bir iktidarın oy kaybetmesini anlayabiliyorum ve normal karşılıyorum. Ama muhalefetin bir türlü seçmenden oy alamamasını bir türlü aklım almıyor.

Konuyu Uşak’a getirirsek, daha doğru uyarlarsak, Uşak’ta Türkiye’nin bir ili olduğuna göre, tablo üç aşağı beş yukarı aynı görünüyor.

Pazartesi AK Parti Uşak 7. Olağan Kongresini gazeteci olarak takip ettim. Yeni spor salonun içi ve dışı AK gençler tarafından özene bezene süslenmişti.  Organizasyon da mükemmeldi.

Ancak pandemi gölgesinde parti kongresi yapmak, boş hamamda türkü söylemeye benziyor. Pandemiden midir? Gönül yorgunluğundan mıdır? Orasını bilmem ama Uşaklı AK Partiler kongreye sanki görev icabı gelmişler gibi bezgin bir halde görünüyordu.

Sanki mecburen gelmişler gibi, zaten oylama başlayınca AK Parti Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Hamza Dağ konuşurken yaklaşık 2 bin kişiden bin kişi bile kalmamıştı. Belki haftanın ilk günü olduğu için delegeler iş güç kaygısı taşıyordu.

Şunu da bir türlü aklım almıyor: Pandemi diye birlik, oda, dernek seçimlerine izin verme. Partiler kongre yapması için izin ver. Bu kongrede tedbir alınmıştı. Katılanların içeresinde maske takmayan birkaç kişi gözüme çarptı. (Korana virüs bir kişiden başlayıp bütün dünyayı pençesine almıştı)  Aynı şey diğer kongre ve seçimlerde de uygulanabilirdi.

Pandemiden özellikle Uşak esnafı da çok olumsuz etkilendi. Uşak il genelinde 20 bini aşkın esnaf olduğunu, bunların aileleri, iş yaptığı yan kollarının da pandemi süreci ve uygulanan ekonomi politikalarından olumsuz etkilendiğini göz önüne aldığımızda AK Parti’nin Uşak’ta da oy kaybetmesi mümkün görünüyor.

Tabi, birde parti içerisinde hoşnutsuzluk yaşayan ve liderleri Recep Tayyip Erdoğan’ aşkına partide kalan insanlar da yerel yönetimlerden çok da hoşnut görünmüyor.

Yukarıda alıntı yaptığım araştırmada belirtildiği üzere, yüzde 4 olur olmaz orasını bilmem ama Gelecek ve Deva partileri de AK parti tabanından kopacak oylarla Uşak’ta oy almayı hedefliyor.

Tek liste ile seçimlere gidilmesi, geçmişte Uşak’ta tabanda partinin çilesini çekmiş emekçileri arasında homurtulara neden olmuş.Ayaküstü yaptığım konuşmada hoşnutsuzluklarını dile getirdiler.

Yani anlık tabloya bakınca, görüşüm odur ki; AK Parti Uşak’ta bir miktar oy kaybına uğrayabilir. (Tabi yarının ne getireceği bilinmez)

Tekrar İl başkanı seçilen Avukat Sayın Fahrettin Tuğrul’u öncelikle kutlayıp konuşmasına değinmek istiyorum.

Sayın Tuğrul, liderleri Erdoğan’ın “Hiç kimsenin ajandası AK Parti’nin üzerinde değildir” sözünü hatırlatırken, partililerine ne demek istedi acaba? Parti içerisinde rahatsızlık yaşayanlara bir uyarı mı yapmak istedi?

Uşak’ta AK Parti’nin dezavantajları olarak, son iki yılda hiç yatırım yapılmaması ve yapılan yatırımların da bir türlü bitirilmemesi, İki Uşak Milletvekili Sayın Mehmet Altay ve Sayın İsmail Güneş’in de sanki kabuğuna çekilmiş gibi Uşaklılara cemallerini göstermemesi gibi etkenleri de sıralayabilirim.

UŞAK’TA MUHALEFET DAHA BETER

Ne yazık ki Uşak’ta da aralarında benim de bulunduğum çok sayıda kararsız seçmen var. Anket falan yapmadım. Ancak Uşak küçük bir yer. Konuştuğum birçok insan kararsız olduğunu ve hiçbir siyasi partinin derdine merhem olacağına inanmadığını söylüyor.

Türkiye’de ana muhalefet, 2019 yerel seçimlerinde aldığı oy oranı ile Uşak’ta 4. Parti olan CHP’ de Uşak’ta başarısız il yönetimlerinin cezasını çekiyor.

2010 – 2011 yıllarında gösterdiği başarılı çıkışın ardından üzerine koymak bir yanda dursun, gittikçe geriliyor. Önlem alıp hiç olmazsa kendi tabanını konsolide etmek yerine, buz dağı eridikçe kopup suya karışan buz parçaları gibi ufaldıkça ufalıyor.

Kendi tabanına, Uşak halkına samimi gelmeyen, karakolda doğru söyleyip mahkemede şaşan bazı yöneticileri, il başkanları ve vekilleri ile Uşak seçmenine güven vermeyen yapıda görülüyor.

Geçmişte, Mustafa Sarıgül’ün başlattığı hareketlere omuz vermiş ve Kılıçdaroğlu’nun genel başkan olması ile partiye dönmüş hazır bir grup zaten vardı. Bu grup tekrar Sarıgül hareketinde yer alırsa hiç şaşırmam.

‘CHP den koptu’ demekte bir sakınca görmediğim Muharrem İnce, Uşak’a defalarca gelmiş ve kuvvetli bir sempatizan kitlesi yaratmıştı. Uşaklı CHP’li inceciler de CHP tabanından büyük bir parça koparırsa bu da sürpriz olmaz.

CHP, Uşak’ta hangi kesimin yarasına merhem oldu? Halkın hangi sorununda yanında oldu? Bu soruları kendine sorup cevabını vermek zorunda.

Zaman aleyhine işliyor. Yoksa her seçimde olduğu güneşi gören kar misali Uşak’ta erimeye devam edecek. Sözüm ona grup liderliğine soyunanların “Bir olsun benim olsun” zihniyetini derhal terk etmeleri, Uşak’a 2 vekilliği nasıl alırız? Belediye başkanlığı bizim olur mu? Olmazsa belediye ve il genel meclislerinde üye sayımızı artırıp çoğunluğu ele geçirebilir miyiz? Hesabını yapmalı.

Yanardöner politikalarına Uşaklıların karnı tok.  Bu mantıkla 2053 ve 2071 seçimlerinde de Uşak’ta birinci parti olmaz.

İYİ Parti, Uşak’ta ilk yıllarındaki coşkusunu kaybetmişe benziyor. Sayın Muhammed  Gür’ ile 2019 yerel seçimlerinde yaşadığı çıkışı koruyamadı. O da Uşak seçmenine, “Senin sorununu çözecek tek parti benim” mesajını bir türlü veremedi. Liberaller, eski MHP’liler, eski sosyal demokratlar büyük bir özlemle yeni bir çıkış yolu olarak gördükleri İYİ Parti’de beklediklerini bulamamış gibi bir hava içerisindeler.

İYİ Parti Uşak teşkilatında her şey Meral Ablamızın performansına endekslenmiş görünüyor.

Bugün itibarı ile bakıldığında, AK Parti Uşak’ta yine birinci parti olur. Ama yüzde 40 ile olur, ama yüzde 35’ile olur. Onu bilemem. Ancak yüzde 50’yi bulması muhalefetin bu savruk yapısına rağmen çok zor görünüyor.

Küçük ortağı MHP, Uşak’ta ne yapar? Belki tüm Uşaklının sevdiği bir isim olursa o da belki.

Uşak’ta Uşaklının hakkını arayacak, derdine ilaç olacak bir parti yok. En büyük seçmen kitlesi kararsızlarda.

Peki, kendi esnafını, işçisini, kamu emekçisini ve tüccarını savunacak, ticaret ve sanayi odaları, birlikler, esnaflar, dernekler nerede? Muhalefet etmeyi geçtim. Üyesini, mensubunu savunsun yeter.

Uşak esnafı, işçisi, kamu çalışanı ve emeklisi alevler içerisinde cayır cayır yanıyor. Ama tankerde sıkacak su ve köpük yok.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Salih Kılınç Arşivi