Emekli muhtaç olmuş kuru soğana, göndereceksin hepsini sabun fabrikasına
Emeklilere reva görülen yüzde 25 maaş artışı zulümdür, ayırımcılıktır, emekli vatandaşları insan yerine koymamaktır. “Size bunu reva gördüm. “Ne haliniz varsa görün” demektir.
Türkiye’de toplam 13 milyon 722 bin kişi emekli aylığı alıyor. Bende 13 yıldır emekli maaşı alan 8 milyon 615 işçiden birisiyim. (Bu sayının dışında kalanlar memur, BAĞ-KUR emeklisi)
Ellerinizden öper bir kızım var. Allah kısmet ederse haziran ayında düğününü gerçekleştireceğiz. Bunlar tatlı telaşlar. Ancak, para dediğin eksi derecelerde kalmış durmadan dönen kombi sayacı gibi tırrr, tırrr gidiyor.
Hadi, ben bir şekilde idare ederim. Allah’ın izni ile düğünü de borç harç yaparım. Ama sadece emekli maaşı ile geçinen garibanlar karnını nasıl doyursun?
SSK’lı olarak ilk işe giriş tarihim 1981 yılıdır. 17 yaşından 47 yaşına kadar devletime 30 yıl prim ödemişim, askerliğimi yapmışım, vergimi düzenli ödemişim. Bana emekli maaşımı verenler babasının hazinesinden vermiyor. Ben devletime; Emekli olduğumda “Bana insanca yaşayacağım bir maaş ver” diye 30 yıl boyunca prim ödemişim. Devletimde bana bunun karşılığında insanca yaşayacağım bir maaş vaat etmiş.
Peki, devletim vaat ettiği maaşı veriyor mu? Ne yazık ki hayır. Asgari ücrete yüzde 56 zam yapıldı. Emekliye yüzde 25.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre 2022 yıl sonu enflasyonu yüzde 64,27 oldu. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise bu oranı yüzde 137,55 olarak hesapladı.
Sayın Cumhurbaşkanımız; en düşük emekli maaşı 3 bin 500 TL’yi 4 bin 375 TL yapmakla öğünüyor. Yazımın başlığında; rahmetli Mahsuni Şerif Babanın türküsünden esinlenerek, “Emekli muhtaç olmuş kuru soğana” dedim. Ama Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “2022 yılında markette en yüksek fiyat artışının yıllık yüzde 314,6 ile kuru soğanda görüldüğünü” açıklamış.
Kuru soğanın bile fiyatı bir yılda yüzde 314, 6 artmış. Emeklinin yüzde 25.
Bırakın 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü’nde huzurevini ziyaret edip, yaşlı insanların elini öpüp, “Büyüklerimiz başımın tacıdır, gözümüzün nurudur” yalanlarını da emeklilerin hakkı olan insanca yaşayacağı bir maaşı verin. Büyüklerinize ne kadar değer verdiğinizi ancak o zaman anlarız.
Bu enflasyon, Türkiye’de vurgunculara başka, asgari ücretliye başka, memura başka, emekliye başka mı artıyor? Anlamadım gitti.
Maliye Bakanımız Sayın Nurettin Nebati ve TUİK yöneticileri, hangi marketten alışveriş ediyorsa biz emeklilere de adresini versinler de bizde enflasyondan etkilenmeden o marketten alışveriş yapalım.
Madem, “Emeklinin çalıştığı kar yediği zarar” diye düşünüyorsunuz. O vakit doldurun emeklileri kamyonlara, yallah sabun fabrikasına. Sizlerde kurtulun biz emeklilerde…
Sevgili Okur…
Emekli bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak ben, 30 yıldır prim ödediğim, askerlik yaptığım ve vergilerimi düzenli ödediğim ülkemde ayırımcılığa maruz kaldığımı düşünüyorum.
Asgari yaşam koşularımı bile sağlamaktan uzak bir ücrete mahkûm edildiğimi düşünüyorum.
Siz okurlardan başka kimim var ki?
Gönül halini sizlere arz etmeyi istedi. Hepsi bu…
Mayıs ya da Haziran ayında genel seçim var. Bizde buradan tüm emekliler adına hükümetimize bir selam yollayalım.
“Biz mi olduk terkedilen
Felek alacağın olsun
Bize böyle dert çektiren
Hükümete selam olsun"
Emeklilerin yarısından fazlası kamudan veya üst gelir gurubundan emekli.
Kamu işçi emeklisi 10-15 bin TL arası emekli maaşı alıyordu.
Polis, Öğretmen, İmam, Hemşire emeklisine 3600 ek gösterge geldi. Hali hazırda 8-10 bin arası maaş alıyorlardı, 1600-1700 TL 3600 gösterge farkı + yüzde 25'i hesaplamak lazım.
Dr, Mühendisin çalışanı da, emeklisi de zaten iyi alıyordu.
Asgari ücrete ciddi zam yapıldı.
Aile bakanlığı sosyal yardımlaşma aracılığıyla doğalgaz, elektrik, yakacak, yiyecek, giyecek yardımının yanında ciddi miktarlarda nakdi ödemeler de yapıyor.
Hakikaten devletin elinin uzanamadığı 4-5 milyon emekli ile öğretmen, imam, hemşire, polis haricinde kalan 100 bin memur dışında herkes bir biçimde sebeplendi.
Hastane, sağlık konusunda hem fikiriz.
Hastanede muayene olmakla hastalığının tam olarak ne olduğunu öğrenmen imkansızdı.
Dr. 'un özel meyhanesine giderdin hastalığının tam olarak ne olduğunu öğrenmek için, ameliyat olmak içinde ayrıca bıçak parası öderdin.
Şimdi cebinden 5 kuruş para çıkmadığı gibi, wc, banyosu, tv'si olan, en fazla 2 yataklı odalarda kalıyorsun.
İlaçlara ulaşmakta sıkıntı yaşamıyorsun.
Tamam, 5500-7000 TL emekli maaş alan var ama bunların sayısı tüm emekliler içinde yüzde 30.
Babası emekli polis olan yazmış babam 7 bin alıyor diye. Bende diyorum ki babanın maaşı artık 14 bin TL'den aşağı olmaz.
Kamu işçileri 10-15 bin arası emekli maaşı zaten alıyordu zamdan önce, yüzde 30 zamla sen hesapla.
Keza imam, öğretmen, hemşire emeklileri de 3600 ek göstergeyle 13500-145000 TL arası emekli maaşı alacak.
Çalışan uzman öğretmenin 18 bin TL'den,
başöğretmenin 22 bin TL'den aşağı değil artık maaşları.
Ek ders ücretleri 50 TL'nin üzerine çıktı,
Her yıl Eylül ayında eğitime hazırlık ödeneği alırlar.
Hiç ek dersim yok diyen uzman öğretmenin 1000-1500 TL ek ders ücreti olur.
Hele meslek liselerinde uzman veya başöğretmen olan meslek öğretmeni,
ek ders, döner sermaye filanla 30-45 bin TL arasında aylık para geçer ellerine.
herkes bir şekilde sebeplendi.
Dolayısıyla, Meclisten Ramazan öncesi veya Ramazan bayramı sonrası erken seçim kararı çıkar bu kadar şeyden sonra diye düşünüyorum.