Uşak Belediye Başkanı Mehmet Çakın’ın 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde 50 bin 934 oy alarak Uşak Belediye Başkanı seçilmesinin üzerinden yaklaşık 2,5 yıl geçti.

Sayın Başkan, Uşak’a doğru dürüst bir eser kazandırmayınca, Uşaklıları toptan imha ederek başkanlıktan kurtulmak mı istiyor? Ne istiyor? Anlamadım. Tabi istifa etse o da olmuyor.

Şu bir iki kare fotoğraflarını yayınladığım ve Uşak Belediyesi tarafından Atapark’ta düzenlenen gençlik konserlerinden. İnsanlarımızın haline bakar mısınız?

Ne maske var? Ne mesafe var? İnsanlar birbirinin üzerine çıkıyor. Eğlence hoş, insanlar bunaldı, hepsine eyvallah da;

www.usakgundem.com olarak Sağlık Bakanlığının Türkiye genelinde 07 – 13 Temmuz tarihlerini kapsayan yeni vaka sayılarını açıkladığını ve İlimiz Uşak’ta yeni vaka sayısının; yüz bin kişide 99,88 olduğunu daha dün duyurmuştuk.

Şimdi tüm Türkiye’de olduğu gibi Uşak’ta da vaka sayısı hızla yükselirken, insanları zerzevat yığar gibi üst üste yığmanın manası var mı?

Geçen yıl, pandeminin ilk dönemlerinde, Uşak Belediyesi ne güzel önlemler almıştı. Cadde ve otobüs duraklarını, camileri dezenfekte etmiş, şehrin bir çok yerine hayrına (!) dezenfektanlar koymuş, Aziz ve de Değerli Uşak halkının koranavirüse yakalanmaması için canla başla çalışmıştı.

Ne yapsın Sayın Çakın? Baktı kimseye yaranamıyor. “Madem öyle gelin böyle” deyip bu sefer tam tersine yapmaya başladı. Adeta hastalık bulaşsın diye uğraşıyor.

Yapmayın Sayın Başkan!

Bu zulümdür, günahtır ve dahi ayıptır…

O konserlerde bir kişi dahi koranavirüsü kapsa bunun hesabını verebilecek misiniz?  Hadi bu dünyada arkanızda iktidar var diye yırttınız diyelim.

Yarın Mahkeme-i Kübra'da o hastalık bulaşan veya konserde virüs kapıp yaşamını yitiren insanların hesabını verebilecek misiniz?

Eğlenmek iyi bir şey, insanların morale de ihtiyacı var. Hepsini kabul ediyorum. Ama hiçbir şey insan yaşamından ve sağlığından önemli değildir.

Artık, halka moral olsun diye iyi niyetle mi bu konserleri düzenlediniz?

Yoksa, “Ölsünler de ben kurtulayım, onlar da kurtulsun” diye düşündünüz?

Ne yalan söyleyeyim, bu noktada kafam çok karıştı.

Sayın Başkan!

Bu koranavirüsün delta varyantının ilimizde hızla yükseldiği bir ortamda bu konser saçmalığına derhal son vermeniz gerektiğini düşünüyorum.

Toplumun en sağlıklı döneminde bu konser, etkinlik işlerinin en kralını yine sizin partinizden olan bir önceki Başkanımız Sayın Nurullah Cahan yapmıştı. O bile kimseye yaranamamış ki partiniz aday göstermedi.

Şu ortamda, bu kalabalık etkinliklerin kimseye faydası olmaz, zararı olur.

Bakın sağlık emekçileri bu virüsün engellenmesi için canla başla nasıl çalışıyor? Onların bu emeklerini de çöpe atmayın.

Sizde belediye olarak salgının önlenmesi için üzerinize ne düşüyorsa onu yapın.

Bugün konserde gülüp oynayanlar, yarın hastalandığında ya da vefat ettiğinde toplum nezdinde en büyük suçlu siz olursunuz.

Hz. Mevlana der ki; “Dost acı söyleyen değil, acıyı tatlı söyleyebilendir.”

Size, belediyenin bunca borcu varken 15 milyon TL’ye makam katı yapmak israftır, haramdır” dedim. Dinlemediniz.

Çatısı uçan Kapalı pazaryeri mayıs ayından bu yana yapılmadı. Kış kapıda. Esnaf yazın şemsiyelerle idare etti. Ama yağmurda soğukta duramaz.

Uşak’ın, Ankara, Denizli ve İzmir yönünden 3 girişi var. Hangi yöne giderseniz gidin, lağım kokusundan şehirden kaçasımız geliyor. Hadi bizi geçtik. Sonuçta Uşaklıyız, çekeriz cefa. Gelen giden konuklarımıza çok ayıp oluyor. Utancımızdan yerin dibine giriyoruz.

Tüm dünyada küresel bir kuraklık var. Gelecek yıllarda bir damla suya muhtaç hale geleceğimizi bilim insanları söylüyor.

Siz, yok Baltalı Göletinden Küçükler Barajına su taşınması, DSİ’nin Bahadır Köyünde Kocadere içme suyu barajı yapmasını bekleyerek olmayacak önlemler peşindesiniz.

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan geçenlerde tüm partililerine; “Halka inatlaşmayın, kucaklaşın” gibi mesajlar vermişti. Ama siz halkla inatlaşmayı seviyorsunuz demek ki.

Başkanlık makamında koskoca 2,5 yılınız uçtu gitti. Hala Uşak için ele avuca gelir bir proje gerçekleştiremediniz.

Son sözümde Uşaklılara olsun:

“Çöküşünü hak eden toplum olmayalım.”