Türkiye’de ev sahipleri ile kiracılar arasında yaşanan sorunlar bir türlü son bulmuyor. Tarafların çıkarları çatışınca karşı karşıya geliyorlar. Bu süreçte yasalar kiracıları koruyor olsa da bazı küçük detaylar ile kiracılar çok ağır bir borç ile karşı karşıya kalabiliyorlar. Bu duruma düşmek istemeyen kiracıların ev sahiplerine yasaların verdiği kritik bir hakkı bilmeleri gerekiyor.
KİRA TESPİT DAVASI KİRACI ALEYHİNE
Ev sahipleri yüzde 25 kira zammı sınırlaması ile kiraya zam yapmak zorunda kalıyor. 2 yıldır uygulanan bu sistem ile beraber kira fiyatı çok sınırlı bir seviyede kaldı. Ev sahipleri de kira tespit davası açarak haklarının iadesini talep ediyorlar. Belirli koşulların sağlanması durumunda bu dava açılabiliyor ve mahkeme de yüzde 25 kira zammı sınırlamasını uygulanmadan yeni kirayı belirleyebiliyor.
Kira tespit davasının açılabilmesi için önce arabulucu sürecinin tamamlanması gerekiyor. Sonrasında ev sahibi dava açabiliyor. Ancak kiracı o evde en az 5 yıldır kiracı olmalıdır. 5 yıldan daha kısa süreli kiracılar hakkında kira tespit davası açılamıyor.
Ev sahibi kira tespit davasını açtıktan sonra mahkeme evin kira değerini bilirkişi ile tespit ediyor. Bilirkişi çevredeki ortalama kiralara, evin durumuna bakıyor. Buna göre bir kira bedeli tespit ediyor. Hakim de kiracının eski kiracı olması dolayısıyla yaklaşık yüzde 15 oranında indirim uygulayarak yeni kirayı tespit edip hükmediyor. Bu hüküm verildikten sonra kira fiyatı mahkemenin aldığı karardır.
Mahkemenin belirlediği yeni kira o karardan sonrası için değil öncesi için de uygulanıyor. Ev sahibi hangi tarihte davayı açmışsa o aydan itibaren yeni kira geçerli olacaktır. Kiracı geçmişe dönük ödemediği bu kira farkını da ev sahibine toplu olarak ödemek zorunda kalıyor. Bu toplu ödeme yapılmazsa kiracı evden tahliye ediliyor.