Kahramanmaraş merkezli deprem felaketi meğer önceden belliymiş! Uzman isimden kritik deprem ve fay hattı açıklaması - Ülkemizde 6 Şubat tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki deprem 11 ili etkiledi. Yapı stokunun zayıf olduğu 11 il adeta enkaz yığınına döndü. 11 ilde yaşanan büyük yıkım 'Yüzyılın ve asrın felaketi' olarak kayıtlara geçti. Yaşanan felaketin ardından binlerce artçı sarsıntı ve yeni depremler kayıtlara geçti. Artçı sarsıntıların 1 yılı aşkın süreyle devam edeceği kaydedilirken uzmanlar tehlikeli bölgelere dikkati çekmeye devam ederek birbirinden yeni açıklamalara da yer vermeye devam ediyor.
ASRIN FELAKETİ ÖNCEDEN BELLİYMİŞ
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ökmen Sümer, Kahramanmaraş merkezli büyük yıkıma ve ölümlere yol açan depremlere ilişkin kritik bir değerlendirmede bulundu. Bu depremlerin kendini önceden haber verdiğini ifade eden Doç. Dr. Sümer, bir analizle sözlerini destekledi. Asrın felaketinde binlerce yapı yıkılırken binlerce vatandaş da evsiz kaldı. Yaşanan büyük yıkımın önceden kendini belli ettiğinin altını çizen Doç. Dr. Sümer, 18 Aralık 2022 tarihinde Kırıkhan'da 4.8 ve 15 Ocak 2023 tarihinde de Sivrice'de 4.9 büyüklüğünde artçısı olmayan 2 öncü deprem gerçekleştiğini tespit ettiklerini açıkladı. DEÜ Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sümer, ''Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'ta gerçekleşen depremden yaklaşık 2 ay önce kırılan fayın her iki ucunda 2 deprem gerçekleşti. Birinin büyüklüğü 4.8, diğeri 4.9. Normalde 4.8'lik depremlerin artçı üretmesini bekleriz ancak bu 2 depremin artçı üretmediğini gördük.'' dedi.
Bu yönde çalışmalarını yoğunlaştırdıklarını ifade eden Doç. Dr. Sümer, ''Büyük depremden 1 ay önce fayın tam ortasında, 6 Şubat'ta kırılan büyük fayın da orta noktasına denk gelen lokasyonda, büyüklüleri 3 ila 3.9 arasında değişen depremlerden oluşan ufak bir deprem fırtınası da yaşandı. Yıkıcı depremden önce bu durumun farkında değildik. Sonra yaptığımız araştırmada bunu gördük. Bu deprem fırtınasından 1 ay sonra ise yıkıma yol açan büyük deprem oldu. Uzun yıllar enerji biriktiren fay, hem kuzeyden hem güneyden kırılacağı uzunluğu bize işaret etmiş. Ondan sonra da 6 Şubat'ta fay kırıldı." diyerek bilgi verdi. 6 Şubat tarihinde yaşanan dünya basınının da geniş yankı uyandıran büyük depremlerden sonra öncü depremlerle ilgili çalışma yaptıklarını belirten Doç. Dr. Sümer, DEÜ olarak bir proje başlattıklarını belirtti. Bu çerçevede ''Dünyada gerçekleşmiş 7.5'ten büyük olan 476 depremden özellikle doğrultu atımlı olanların ve üzerinde çok uzun süre kırılma olmayanlarda bu öncü depremlerin gerçekleştiğini gördük. Örneğin 7.8 büyüklüğündeki 2001 yılında Çin'de, 2005 yılında 7.6 büyüklüğündeki Pakistan'da ve yine 2022 yılında 7.6 büyüklüğünde Meksika depremlerinin, 6 Şubat Kahramanmaraş depremine benzer şekilde kendi içinde artçıları olmayan büyükleri 5'e varan öncü depremler ürettiğini saptadık. Haber veren ve artçısı olmayan öncü depremler yarattığını gördük" diyen Do. Dr. Sümer, 500 fay hattının bulunduğunu ve bunların 180 tanesinin de bilinmediğini kaydetti.
ÖNCÜ DEPREM TESPİTİ HAYATİ DERECEDE ÖNEMLİ
Doç. Dr. Sümer, öncü depremlerin tespitinin önemli olduğunu vurgulayarak "Türkiye için ne yapılabilir?'' sorusunu da değerlendirdi. Önemli bir ifadeye yer veren Doç. Dr. Sümer, ''Sismik boşlukların nerede olduğunu anlamamız gerekiyor. Bunların çoğunu aslında biliyoruz, üzerlerinde bilimsel çalışma yapıldı ve halihazırda yapılıyor ancak yaklaşık 500 faydan 180'ini bilmiyoruz.'' dedi.
Türkiye'deki sismik boşlukları belirleyip, kaç yıldır deprem üretmedikleri konusunda bilgi edinilmesi gerektiğnii vurgulayan Doç. Dr. Sümet, ''Sonra dünyanın belki en iyi sistemine sahip AFAD ve Kandilli'nin imkanlarıyla bu sismik boşluktaki fayları daha iyi dinleyeceğiz. Belki de daha ileride 6 Şubat'taki Kahramanmaraş depremine benzer bir oluşumun olduğunu görürsek en azından 1-2 ay önceden büyük depremin olabileceği ihtimali üzerine yaklaşım gösterebileceğiz. Ayrıca bu çalışma dünyada bu kapsamda ilk defa yapılacak bir çalışma olacak.'' dedi. Depremle ilgili önlem alınması gerektiğini vurguuulayan Doç. Dr. Sümer, öncü deprem analizleri ile olası felaketlerin önüne geçilebileceğini aktardı.
NOT: Bu yazıda yalnızca uzman görüşüne yer verilmiştir.