Bilim insanları o deprem felaketine ilişkin rapor hazırladı! Acilen gerekli diyerek o tarihe işaret edildi! - 6 Şubat tarihi Türkiye'de derin bir yasa neden oldu. Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin 11 ilde etkili olması, binlerce yapının yıkılması ve 50 binin üzerinde vatandaşımızın hayatını kaybetmesi ile birlikte olası her deprem için endişe edilmeye başlandı. Ülkemizin bir deprem bölgesinde bulunmasının yanı sıra yapı stokunun zayıf ve eski olması da depremlerin sarsıcı etkisinin ağır boyutlarda yaşanmasına neden oluyor. 6 Şubat tarihli Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından pek çok uzman deprem riski bulunan bölgeleri açıklayarak vatandaşları kritik uyarılar yaparken son olarak 6 üniversiteden bilim insanlarının hazırladığı raporda dikkati çeken bir deprem uyarısı geldi.
BİLİM İNSALARI ASRIN FELAKETİNE İLİŞKİN RAPORU YAYIMLADI
Kahramanmaraş merkezli afetin ardından 6 üniversiteden bir araya gelen bilim insanları artçı sarsıntılar, depremler, yapısal hasarlar, saha gözlemleri ve ileriye dönük önerileri içeren değerlendirme raporu yayımladı. Kahramanmaraş merkezli ve 11 ili etkileyen yıkıcı depremlerin ardından bilim insanlarının bir araya geldiği üniversiteler Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ), Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi, Düzce Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi, Giresun Üniversitesi ve Sivas Cumhuriyet Üniversitesi yer aldı. Bahsi geçen 6 üniversiteden bilim insanları bir araya gelerek deprem bölgelerinde saha araştırması yaptı. Söz konusu araştırma sonrası 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin artçılarını da değerlendiren uzmanalr, ileriye dönük önerileri içeren değerlendirme raporunu kamuoyu ile paylaştı. Raporda, depremlerin etkisini gösterdiği 11 ilde yapılan saha çalışmalarında, 1992 yılından itibaren Türkiye'de meydana gelen yıkıcı depremler sonrasında tespit edilen yapı hasar şekilleri ve oluşum mekanizmalarının neredeyse aynı olduğuna dikkat çekildi.
Bilim insanlarının Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin hazırladıkları raporda, "Betonarme binalarda meydana gelen hasarların başlıca nedenleri olarak yetersiz beton kalitesi, uygun olmayan zeminlerde inşaatların yapılması, düz donatı kullanılması, taşıyıcı sistemin asmolen döşeme olarak projelendirilmesi, ağır konsol çıkmalar ve binaların alt katlarındaki kat yüksekliği fazla mağazalar ile dükkanlar belirlenmiştir. Yığma binalarda oluşan hasarların başlıca nedenleri olarak bağlayıcı ve yığma birimlerin yetersiz malzeme özellikleri, hatıl ve lento eksikliğinden kaynaklı zayıf taşıyıcı duvarlar ve uygun olmayan bağlantı detayları belirlenmiştir. Betonarme ve yığma yapılarda kötü işçilik ve uygulama detaylarının eksikliği, hasarların gelişimi ve ilerlemesine neden olmuştur." ifadeleri yer aldı.
"ACİLEN GEREKLİ" DİYEREK UYARDILAR
Depremde yıkılan yapıların fazla olmasının kontrol mekanizmasının yeteri kadar işlememesinden kaynaklı olduğu belirtildi. Bununla birlikte acil önlem alınması gerektiğinin altı çizilirken, "Deprem sonrasında büyük bir kısmı hasar gören, geçmişi günümüze bağlayan tarihi eserlerimizde uygun şekilde restorasyon çalışmalarının gerçekleştirilmediği tespit edilmiştir. Özellikle ilgili kurullarda, hazırlanan projelerin uygunluğunun değerlendirilmesinde inşaat mühendislerinin yer almaması ve kontrol mekanizmasının yeteri kadar işletilememesi hasarın en büyük nedenleri olarak ortaya çıkmıştır. Ülkemizin herhangi bir bölgesinde, herhangi bir zamanda, can ve mal kaybına neden olabilecek büyüklükte depremlerin meydana gelmesi muhtemel ve kaçınılmazdır. Bu nedenle, depreme dayanıklı yapı tasarımı kapsamında hem yeni inşa edilecek binaların uygun projelendirilmesi, hem de mevcut binalarımızın depreme hazır hale getirilmesi acilen gereklidir.'' denildi.
Acil önlem planından bahsedilirken bir de öneri sıralayan bilim insanları, ''Mühendis kadromuzun eğitimlerine sürekli olarak devam etmesi, halkımızın bilinçlendirilmesi ve yapı sağlığı izleme sistemleri, lifli polimer kompozit kumaşlar, 3D yazıcılar, hafif çelik, ahşap gibi yeni yapım teknolojileri sismik izolatörlerin ülkemizde yaygın kullanılmasının desteklenmesi oldukça önemlidir." ifadeleri ile raporu sonlandırdı.