ATM'ye kartını kaptıranları ilgilendiriyor! Yargıtay'dan emsal karar

ATM'ye kartını kaptıranların dikkatine! Eğer kartı kaptırdıktan sonra bildirimde bulunmazsanız banka sorumlu olmuyor.

ATM'ye kartını kaptıranları ilgilendiren Yargıtay kararı çıktı. Yargıtay tarafından verilen emsal karara göre şu ifadelere yer verilmiştir; "Banka kartının ATM cihazında sıkışıp iade alınamamasından sonra zamanında bankaya bildirimde bulunmayan kart sahibi, ortaya çıkacak zarardan sorumludur" denildi.

Yargıtay tarafından verilmiş olan karara göre Davacı para çekmek için müşterisi olduğu bankanın ATM'sinden para çekmek için kartı yerleştirdi. Fakat kart ATM'nin içine girdikten sonra ekran arızası kodu geldi. Yani cihaz karta el koydu. O sırada hastaneye gitmesi gereken davacı kartını iade almayıp kartına el konulmasına iptal işlemlerine ilişkin bankaya müracaatta bulunmadı. 2 gün sonra hesabına giren davacı kartından toplamda 19 bin 160 TL'nin çekildiğini fark etti. Bunu gören davacı bankayla irtibata geçerek Cumhuriyet Savcısına da duyuruda bulundu. 

Davacı avukatı aracılığıyla bankaya ihtarname gönderildi. Fakat banka tarafından herhangi bir ödeme yapılamadı. Daha sonra davalı tarafından banka aleyhine İstanbul 32. İcra Müdürlüğünün 2012/38.4 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldı. Davalı tarafından avukatının sunmuş olduğu dilekçede şu ifadelere yer verildi;  “ATM cihazına sıkışan kartı L.Ö.'nün iade alamadığı ifade edilse de şifrenin diğer şahısların eline geçmeden kartın kullanılmasının mümkün olmadığını, davacının 17.01.2012 tarihinde kartın kapatılması için başvurduğunu ve müvekkili banka tarafından kartın hemen kapatıldığını, hatanın davacıdan kaynaklandığını, kart ve şifrenin birlikte kullanılması nedeniyle nakit işlemlerdeki sorumluluğun davacı kart hamiline ait olduğunu belirterek davanın reddini” denildi. 

YARGITAY'DAN EMSAL KARAR

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından verilen karara göre davacı kartın elinden çıkmasının ardından hemen bankaya ihbarda bulunmadığı için davacı haksız bulunmuştur. Yargıtay tarafından verilen karar şu şekilde oldu;

“L.Ö. kartın elinden çıkmasından sonra hemen bankaya ihbarda bulunmamış, üç gün sonra ihbarda bulunmuş ve belirtilen harcamalarda bu üç günlük süre içerisinde kredi kartı limiti dahilinde yapılmıştır. Oysa ki taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 75. maddesine göre davacı söz konusu durumu vakit geçirmeksizin bankaya bildirmekle yükümlüdür.

Bu madde ile birlikte 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun “Bildirim zorunluluğu” başlıklı 16. maddesindeki; "Kart hamili, kendisine tevdi edilen kartı ve kartın kullanılması bir kod numarası, şifre veya kimliği belirleyici başka bir yöntemin kullanılmasını gerektiriyorsa bu bilgileri güvenli bir şekilde korumak ve başkaları tarafından kullanılmasına engel olacak önlemleri almak, kartın kaybolması, çalınması veya iradesi dışında gerçekleşmiş herhangi bir işlemi öğrenmesi halinde kart çıkaran kuruluşu derhal haberdar etmek zorundadır" hükmü birlikte değerlendirildiğinde davacı kart hamili eldeki davada ağır kusurlu olup, davalı bankayı sorumlu tutmak mümkün değildir." denildi. 

İlgili Haberler

Evli çiftlerin dikkatine! İş yerlerinde bunları yapmak boşanma sebebi sayılabiliyor

Ekonomi Haberleri