Türkiye’de devamlılık arz eden bir deprem gündemi bulunuyor. Kahramanmaraş depreminin acısı henüz tazeliğini korurken uzmanlar yeni acıların yaşanmaması için sürekli olarak deprem uyarıları yapıyorlar. Depremi engellemenin insanoğlunun elinde olmadığı bilinirken depremin sonuçlarını bertaraf etmek tamamen insana bağlı oluyor. Bunun için de deprem uzmanları uzmanlık alanlarına giren bu konuda ciddi uyarılar yapıyorlar.
Son dönemlerde Marmara Denizi’nde hafif ve orta şiddetli depremlerin görülmesi bölgede sismik hareketliliğin başlamış olduğuna dair endişeleri de beraberinde getiriyor. Deprem uzmanları bu hareketlerin büyük İstanbul depremi ile direkt bağlantılı olmayacağını ifade ediyorlar. Buna karşın her an deprem olacakmış gibi hazırlıklı olmak adına deprem güvenli yerleşim yerlerinin oluşturulması öneriliyor.
Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekanı, AFAD Kurul Üyesi ve Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy beklenen İstanbul depremine dair bazı uyarılar yaptı.
HER AN DEPREM OLABİLİR
Büyük İstanbul depremi için çok fazla zaman kalmadığının altını çizen Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “Marmara’da bir deprem bekliyoruz ve bu süreç de öyle görünüyor ki çok uzun sürmeyecek. Tarihsel sürece baktığımızda Marmara’da en son 1766’da çifte bir deprem olmuş. Bunun tekrarlanma periyoduna dair süre doldu. Bundan dolayı Marmara’da her an büyük bir deprem olabilir.” dedi.
ÇOK BÜYÜK YIKIM OLUR
İstanbul depreminin olması halinde yıkımın çok büyük olacağını söyleyen Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “Deprem sizin keyfinizi bekleyebilen bir olay değildir. Siz hazırlıklarınızı yapıp depremi bekleyeceksiniz. Geldiği zaman yıkıp geçer. Sıvılaşabilir zeminlerde depremin etkisi daha fazla olmaktadır. Bu zeminlerde kurulu yapılan çok iyi bir mühendislik çalışması ile inşa edilmemişse kesin yıkılır. Eğer çok iyi bir mühendislik yapılmışsa depremin şiddetine göre ayakta kalabilir. Bu zeminlerdeki yapılar riskli olurlar.” ifadelerini kullandı.
RİSKLİ YERLER BELLİ!
İstanbul’un zemin yapısını da değerlendiren Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “İstanbul’un zeminine dair bir değerlendirme yapacak olursak özellikle Avrupa Yakası sıkıntılı. Haliç kıyısının güneyinde kalan tüm ilçeler zemin açısından çok hassaslar. Bu alanlara dair acil ve özel bir çalışma yapılması gerekiyor.” dedi.