AB Adalet Divanı başörtüsü kararını açıkladı!

Avrupa Birliği (AB) Adalet Divanı (CJEU) açıklamış olduğu emsal başörtüsü kararı ile büyük yankı uyandırdı.
AB Adalet Divanı başörtüsü kararını açıkladı!

AB Adalet Divanı büyük tartışmalar neden olan son derece önemli bir karara imza attı. AB üyesi olan ülkelerdeki tüm kamu idarelerini bağlayan emsal kararda kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan kişilere başörtüsü yasağı getirilmesinin önü açıldı.

AB Adalet Divanı'ndan yapılan açıklamaya göre dava süreci Belçika'nın Liege kentine bağlı Ans Belediyesi, istihdam şartlarını değiştirerek personellerin "tarafsızlık gereği dini veya ideolojik inancını simgeleyen işaretler taşımasını" yasaklaması ile başladı. Devam eden hukuki süreç sonucunda ise en üst mahkeme başörtüsü yasağının önünü açan bir karara imza attı.

AVRUPA BİRLİĞİ ÜYE ÜLKELERİNDE BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI KARARI TEPKİ ÇEKTİ!

AB Adalet Divanı'ndan yapılan açıklamaya göre, Belçika'nın Liege kentine bağlı Ans Belediyesi, istihdam şartlarını değiştirerek personellerin "tarafsızlık gereği dini veya ideolojik inancını simgeleyen işaretler taşımasını" yasakladı. Kararın ardından başörtülü bir personel, din özgürlüğünün ihlal edildiği gerekçesiyle Liege İş Mahkemesi'ne başvurdu. Liege İş Mahkemesi'nin belediyenin söz konusu yasağının AB hukukuna aykırı olup olmadığına karar verememesi nedeniyle dava, AB'nin üst düzey mahkemesi olan AB Adalet Divanı'na taşındı.

AB Adalet Divanı ise "bir kamu idaresinin tamamen tarafsız bir idari ortam oluşturmayı hedefleyen katı tarafsızlık politikasının, meşru bir amaçla nesnel olarak haklı görülebileceğine" hükmetti. Kararda üye ülkelerdeki yetkililerin, teşvik etmeyi amaçladıkları kamu hizmetinin tarafsızlığını tasarlama konusunda takdir yetkisine sahip olduğu ifade edildi. Kararda, "Ancak bu hedefe tutarlı ve sistematik bir şekilde ulaşılmalı ve hedefe ulaşılması için alınan önlemler kesinlikle gerekli olanlarla sınırlı olmalı" denildi. Söz konusu gerekliliklere uyulduğunun doğrulanmasının ise ulusal mahkemenin görevi olduğu belirtildi.

Kararın açıkça Müslümanları hedef aldığı belirtilerek büyük tepki gösterilirken Müslüman kadınların işyerlerinde başörtüsü takma haklarının elinden alındığı belirtilerek bunun iptal edilmesi istendi. Alınan kararın ABD Uluslararası Din Özgürlüğü Yasası'nda belirtilen ilkelerine aykırı olduğu belirtilerek sadece Müslümanların değil tüm din mensuplarının çalışırken kendi dinlerine ait sembolleri giymelerine izin verilmesi gerektiği vurgulandı.